Sayfalar

15.09.2009

top sanıp bi koyarlar...


hey gidi hey... aklıma ne geldi biliyor musun? nerden bilesin. benimki de laf işte.. maksat muhabbet olsun, malafatlar coşsun... kıh kıh kıh.. (gülüşe gel)
.
eskiden, yani ben küçükken, Bağcılar'da ikamet ederken, bizim apartmanın altında bi karate salonu vardı.. şimdilerde Bayburt'un bilmem hangi ilçesinin, hangi köyünün, hangi mezrasının, hangi ebesinin amının yardımlaşma derneği olmuş... o karate salonu gerçekten çok acayip yerdi yahu.. bazı bazı, böyle aradan sıvışırdık içeri, duvarlarda ayak izleri görürdük... baya bildiğin tavana doğru ilerleyen ayak izleri... merak ediyoruz hayvan gibi tabi.. sorduk bigün kareteci abilerden birine, nedir diye.. demişti ki; "bizim hoca duvarda yürüyor." vay anasını! aklım kaymıştı yeminle.. kayış koptu kopacak... deli gibi yalvarmaya başladım bizim pedere.. illa beni gönder diyorum kareteye... sağolsun 4 ay sonra göndermişti... bi gittim... bekliyorum ki duvardan yürümeyi göstersin.. göstermedi ak! baktım göstereceğide yok, sarı kuşağa geçince karete kariyerime son verdim... ama o duvarda ki ayak izleri hala bi muallak... orospu çocuğu belkide harbiden yürüyordu, ne bilcen...
.
peki resmi görünce benim aklıma niye bu geldi.. ne alaka değil mi? alakası şu ki; mahallede top patlayınca, mahallenin abileri bu karete salonunun önünde ki merdivenlere oturur, patlak topun şambierini çıkarıp yerine plastik top koyar, yorgan iğnesi-ipliğiyle dikerlerdi... toplu sütyenleri görünce ordan aklıma geldi işte... bilseydik bizde patlayan topların içine meme koyup dikerdik.. kıh kıh kıh (bu gülüş, bu süper espiri için hafif kaldı) muauahahahah

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder